T.C. YARGITAY
5.Ceza Dairesi
Esas: 2008/16322
Karar: 2009/1477
Karar Tarihi: 11.02.2009
ÇOCUĞUN NİTELİKLİ CİNSEL İSTİSMARI SUÇU - SANIĞIN KOLLUKTA VE SULH HAKİMİNDE MAĞDURENİN YAŞINA YÖNELİK İTİRAZLARDA BULUNMASI - MAĞDURENİN YAŞININ ON SEKİZ YAŞINDAN BÜYÜK OLUP OLMADIĞININ BİLİMSEL OLARAK TESPİT EDİLMESİ GEREĞİ
ÖZET: Sanığın kollukta ve sulh hakiminde <yaşının küçük olduğunu bilmiyordum, on sekiz yaşının doldurduğunu söylemişti> şeklindeki yaşa itiraz niteliğindeki beyanı karşısında; suç unsurlarına etkisi bakımından; nüfus idaresinden mağdureye ait doğum tutanağı getirtilip resmi sağlık kuruluşunda doğmadığının anlaşılması halinde, yaş tespitine esas film ve grafilerinin çektirilip sağlık kurulundan raporunun alınması, gerektiğinde Adli Tıp Kurumu ilgili İhtisas Kurulundan da görüş sorularak gerçek yaşının bilimsel biçimde saptanması gerekir.
(5237 S. K. m. 103)
Dava: Çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan sanık D. D,’nın yapılan yargılanması sonunda; atılı suçtan mahkumiyetine dair, Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 30.10.2007 gün ve 2006/327 Esas, 2007/333 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay’ca incelenmesi sanık müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C. Başsavcılığından tebliğname ile daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:
Karar: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sanık müdafiin sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Sanığın kollukta ve sulh hakiminde <yaşının küçük olduğunu bilmiyordum, 18 yaşının doldurduğunu söylemişti> şeklindeki yaşa itiraz niteliğindeki beyanı karşısında; suç unsurlarına etkisi bakımından; nüfus idaresinden mağdureye ait doğum tutanağı getirtilip resmi sağlık kuruluşunda doğmadığının anlaşılması halinde, yaş tespitine esas film ve grafilerinin çektirilip sağlık kurulundan raporunun alınması, gerektiğinde Adli Tıp Kurumu ilgili İhtisas Kurulundan da görüş sorularak gerçek yaşının bilimsel biçimde saptanması keza Adana Ruh Sağlığı Hastalıkları Hastanesi sağlık kurulunun 30.10.2006 günlü raporunda mağdurede davranım bozukluğu ile sınır zeka bulunduğu belirtilmekle mağdurenin Adli Tıp Kurumuna gönderilerek bunun akıl hastalığı niteliğinde olup olmadığı, akıl hastalığı niteliğinde ise hekim olmayanlarca anlaşılıp anlaşılamayacağı, mağdurenin beyanlarına itibar edilip edilmeyeceği hususunda da rapor alınıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik tahkikatla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Sonuç: Kanuna aykırı sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gözetilerek CMUK. nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11.02.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi.