T.C. YARGITAY
4.Hukuk Dairesi
Esas: 2008/6076
Karar: 2009/1355
Karar Tarihi: 30.01.2009
RÜCUAN TAZMİNAT DAVASI - NAKDİ TAZMİNAT - DAVA DIŞI POLİS MEMURUNUN DÜŞEREK YARALANDIĞI - ZARARLA DAVALININ EYLEMİ ARASINDA İLLİYET BAĞI OLMASI - OLAY TARİHİ İTİBARİYLE ZARAR KAPSAMI BELİRLENİP DAVALININ SORUMLULUĞU YÖNÜNDE KARAR VERİLMESİ GEREĞİ
ÖZET: Somut olay rücuan tazminat davasına ilişkindir. Zararla davalının eylemi arasında illiyet bağı olduğu görülmektedir. Olay tarihi itibariyle zarar kapsamı belirlenip davalının sorumluluğu yönünde karar verilmesi gerekir. Mahkemece açıklanan yön gözetilmeksizin davalı hakkındaki davanın illiyet bağı bulunmadığından reddedilmiş olması isabetsizdir.
(2330 S. K. m. 2)
Dava: Davacı İçişleri Bakanlığı vekili Avukat Fatma Kirdiş tarafından, davalı Hakkı Ün ve Tayfun Kırbaş aleyhine 25.10.2005 gününde verilen dilekçe ile 2330 sayılı Yasa gereğince ödenen nakdi tazminatın rücuen tahsilinin istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; açılan davanın illiyet bağı bulunmaması nedeni ile reddine dair verilen 28.12.2006 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:
Karar: 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının, davalı Tayfun Kırbaş'a yönelik temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Davacının diğer davalı Hakkı Ün'e yönelik temyiz itirazına gelince; davacı, davalının kusurlu eylemi sonucu dava dışı polis memurunun düşerek yaralandığını bu nedenle nakdi tazminat ödendiğini belirterek yapılan ödemenin davalıdan tahsilini istemiştir.
Mahkemece, <... nakdi tazminat ödenen polis memurunun yaralanması ile davalının eylemi arasında illiyet bağı mevcut olmadığı...> gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu olayda; olay günü hırsızlık suçundan dolayı yakalanan davalı Tayfun Kırbaş, sorgusu sırasında <bu suçu, diğer davalı Hakkı Ün ile işlediklerini> beyan etmiş, bunun üzerine emniyet görevlileri tarafından davalı Hakkı Ün’ün aranmasına başlanmış, adı geçenin evine gidilmiş, polis memurları evin kapısının önünde beklerken davalı çatıdan kaçmak istemiş bu sırada polis memurunun sözlü ihtarına rağmen davalı-sanık durmayarak çatıdan atlamış, arkasından da polis memuru atlayarak sanığı yakalamış ancak polis memurunun atlaması sırasında ayağı kırılmış ve yaralanmıştır. Davacı idare tarafından yaralanan polis memuruna nakdi tazminat ödenmiştir. Dava dışı polis memuru davalının olay yerinden kaçarak uzaklaşmasını önlemek için görevi gereği takip etmek zorunda kalmıştır. Hırsızlık suçunu işleyen davalı, kaçarak dava dışı polis memurunun düşerek yaralanmasına ve zarara sebebiyet vermiştir. Şu durumda mahkemenin <davalının eylemi ile yaralanma olayı arasında illiyet bağı bulunmadığı> yönündeki kabulü doğru değildir.
Tüm olgular birlikte değerlendirildiğinde zararla davalı Hakkı Ün’ün eylemi arasında illiyet bağı olduğu görülmektedir. O halde olay tarihi itibariyle zarar kapsamı belirlenip davalının sorumluluğu yönünde karar verilmesi gerekir. Mahkemece açıklanan yön gözetilmeksizin davalı Hakkı Ün hakkındaki davanın illiyet bağı bulunmadığından reddedilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda 2 sayılı bentte gösterilen nedenle davalı Hakkı Ün yönünden BOZULMASINA; davacının diğer davalı Tayfun Kırbaş’a yönelik temyiz itirazlarının ilk bentte açıklanan nedenlerle reddi ile adı geçen davalı hakkında verilen hükmün ONANMASINA, 30.01.2009 gününde oybirliği ile karar verildi.